Mısır'daki İdam Kararlarını Kınıyoruz!

MAZLUMDER Konya Şubesi Başkanı Derviş ARGUN basın açıklaması yaparak, Mısır’da 529 kişi için verilen idam kararını kınadı.

 

BU İNSANLAR ÖLDÜRÜLMEDEN BİR ŞEYLER YAPILMALI  

Mısır’da, Hüsnü Mübarek rejiminin halk ayaklanmasıyla devrilmesinden  sonra yapılan seçimlerde, Müslüman Kardeşler' in adayı Muhammed Mursi kullanılan oyların  yüzde 52'sini alarak Mısır’ın serbest seçimlerle kazanan ilk cumhurbaşkanı olmuştu. 

Seçildiği günden itibaren  bürokratik ve jüristokratik engellemelere muhatap olan Mursi, içeriden darbeci muhalefet  ve dışarıdan darbecilere verilen destek sayesinde  devrilmiş ve hapse atılmıştı.  

Darbelerin  uluslararası destek olmadığı sürece gerçekleştirilmesinin zor olduğu bilinen bir gerçektir. Sisi darbesi de Mısır iç dinamikleri ile izah edilebilecek bir durum değildir. Mursi’nin,  Gazze’nin can damarı olan Refah sınır kapısını açması, tünellerin kullanımını kolaylaştırması; buna karşılık darbeci Sisi yönetiminin  darbenin hemen ardından ilk icraat olarak Refah sınır kapısını kapatarak tünelleri yıkmaya başlaması, darbenin kim ya da kimler için yapıldığı konusunda önemli bir ipucu vermektedir.  

Bu darbenin,  İslam coğrafyasında örgütlü İslami yapıları zayıflatma, itibarsızlaştırma, kriminalize  etme   ve bu sayede kukla yönetimlerin önünü  açma planının bir parçası olabileceği unutulmamalıdır.  Bangladeş’te Cemaati İslami yönetici ve mensuplarına yönelik yargı darbesi ile General Sisi darbesi arasındaki benzerlik, keza Bangladeş’te Cemaati İslami’nin kapatılması kararı ile  İslam dünyasının en köklü siyasi hareketi olan İhvanı’nın Mısır’da kapatılması kararı arasındaki benzerlik  dikkat çekicidir.  

Aile saltanatlarının hüküm sürdüğü bölge ülkelerinin,  sokaklarının özgürlük çağrısını askeri darbelerle berhava etme çabalarından sonuç alamayacakları bilinmelidir.   

Kendi menfaatlerine dokunduğunda dünyayı ayağa kaldıran Birleşmiş Milletler’in,  Avrupa Birliği’nin, keza darbenin yaşandığı günden bu yana sessizliğini koruyan, neredeyse hiçbir krizde fonksiyonunu icra edemeyen İslam İşbirliği Teşkilatı’nın yaşanan katliamlarda ve verilen idam kararlarında sorumlulukları vardır.   

Hiçbir meşruiyeti  olmayan darbenin ardından darbeci yönetimin kurduğu olağanüstü mahkemeler, "şiddete teşvik ve karakollara saldırı suçlamasıyla" darbeye ve darbecilere direnen 529 kişiyi 25 Mart tarihi itibariyle idama mahkûm etmiştir. İdam kararlarının büyük çoğunluğu Müslüman Kardeşler Teşkilatı mensuplarına yöneliktir. Bu durum hukuki  yollarla mücadele etme yeteneği ve ahlakından mahrum olan darbecilerin, gayri hukuki yöntemlerle İhvanı Müslimin'i yok etme çabalarının bir sonucudur.   

Mahkemenin bu kararı halen devam eden davaların sonuçları ile ilgili kaygıları da artırmaktadır. En temel insan haklarından olan “Yaşam Hakkı”nı hiçe sayan, hukuk normlarıyla örtüşmeyen idam kararların uygulanması durdurulmalıdır. Aksi halde, darbe yönetimine destek veren, bu idam kararlarına sessiz kalan tüm devletler, kuruluşlar ve insanlar, bu idamların gerçekleşmesi durumunda cinayete ortak olacaklardır.  

Mazlumder olarak, bütün provokasyonlara rağmen, şiddeti reddederek sivil direnişini sürdüren ve katliamlara rağmen şiddete yönelmeyeceğini açıklayan İhvanı Müslimin Hareketini bu izzetli, vakur duruşu sonunu kadar muhafaza etmeye, dünya ülkelerini ve uluslar arası  organizasyonları Mısır’da yaşanan darbeye ve katliamlara karşı hukuki ve ahlaki bir duruş sergilemeye ve yaptırım uygulamaya davet ediyoruz.

 

 

Derviş ARGUN

Mazlumder Konya Şube Başkanı

 

   

FAALİYET BİLGİLERİKategori Adı Basın AçıklamalarıTarih 2014-04-09
Okunma Sayısı : 1370
Şube ve Temsilcilerimiz
konya
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği - MAZLUMDER Konya Şubesi
Adres: Şems-i Tebrizi Mahallesi Mazhar Babalık Sokak Adalet İşhanı Kat:1 No: 12 Daire 109 Karatay/KONYA
E-posta: konya[a]mazlumder.org | Telefon: 0 332 353 36 37 | Faks: 0 332 353 36 37

Ziyaretçi Sayımız : 4644931